New York Times’a (NYT) konuşan ve adlarının açıklanmasını istemeyen İsrailli yetkililer, İsrail’in Gazze’ye yönelik yardımları engellemek için uzun süredir kullandığı “Hamas, yardımları sistematik şekilde çalıyor.” iddiasına dair açıklamada bulundu.
Yetkililer, İsrail’in bu tezi yaklaşık iki yıldır kullandığına dikkati çekerek, “Ancak İsrail ordusu, hiçbir zaman Hamas’ın sistematik şekilde bu yardımları çaldığına dair kanıt bulamadı.” ifadesini kullandı.
Ayrıca yetkililer, Birleşmiş Milletler’in (BM) Gazze’de kurduğu yardım dağıtım sisteminin şu ankine göre çok daha sistematik ve verimli ilerlediğini kaydetti.
Netanyahu hükümeti yetkilileri dinlememiş
Yetkililer, ordunun “Hamas yardımları çalıyor.” iddiası üzerine araştırma yapıldığını ve kanıt bulunamadığını ifade ederek, bu konunun İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun askeri danışmanı ile görüşüldüğünü bildirdi.
Görüşmede BM yardımlarının engellenmesi ve Gazze İnsani Yardım Vakfının (GHF) bölgede dağıtımla sorumlu tek kuruluş olmasına yönelik endişelerini dile getirdiklerini belirten yetkililer, hükümetin bu görüşü reddettiğini kaydetti.
Gazze “açlıktan” ölüyor
İsrail’in saldırıları ve insani yardım girişini kısıtlayan sıkı kuşatması altındaki Gazze Şeridi, açlığın yayıldığı, su, ilaç, tıbbi gereçler ve hijyen malzemesinin bulunamadığı insani felaketi yaşıyor.
Başta çocuklar olmak üzere Gazze Şeridi’nde açlık nedeniyle ölümler artıyor.
Yerel ve uluslararası çevreler, İsrail’in “açlığı ve susuzluğu silah olarak” kullandığını belirtiyor.
Sivil altyapıyı da tahrip ederek Gazze’nin yüzde 88’ini yıkan İsrail ordusu, sürgün emirleriyle yerinden ettiği Filistinlileri sık sık barındıkları bölgelerde hedef alıyor.
Nüfusu yaklaşık 2,3 milyon olan Gazze’de İsrail’in saldırıları ve sürgün emirleriyle yerinden edilenlerin 2 milyona ulaştığı, çok sayıda kişinin defalarca yerinden edildiği belirtiliyor.
Temel malzemelerden yoksun şekilde yerinden edilen Filistinliler, derme çatma çadırlarda veya aşırı kalabalıklar içinde hijyen malzemelerinin eksikliğinde lavaboların bile yetersiz olduğu, bulaşıcı hastalıkların yayıldığı okullarda hayatta kalmaya çalışıyor.
İsrail ordusu ise günlük düzenlediği saldırılarla yerinden edilenlerin çadırlarını ve barındığı sivil noktaları bombalıyor.
