Kaynak: İHA
Ertaş, şu anda hem maddi hem manevi anlamda darda olduğunu söyleyerek sözlerini şu şekilde noktaladı: “Durumum tam olarak iyi değil. Eşimden ayrılmak zorunda kaldım, öyle gerekliydi. O zamandan beri yalnız yaşıyorum ve düzgün bir düzen kuramadım. 3 çocuğum ve bir torunum var, onlar anneleriyle yaşıyor. Gelseler de onları besleyip geçindirecek durumda değilim. Neşet ağabeyimle bir evde oturuyordum, o evi zamanla bana verecekti ama vefat edince o evden ayrılmak zorunda kaldım ve başka bir ev tuttum. Şu anda oturduğum ev yıkılmak üzere ve bir yer bulamadım. Ağabeyimin çocukları yeğenim geçici olarak eski evinde kalama izin verdi ama orada da kiracılar olduğu için eve yerleşemiyorum. Şu an gerçekten bir eve ihtiyacım var. Benim yaşamım öyle bir yaşam ki, yaşadıklarımı kimse kolay kolay yaşayamaz. Neşet Ertaş benim babadan öz kardeşim, anadan ayrı olsak da öz kardeşiz. Ankara, İstanbul, İzmir ve Kırşehir’de yıllarca beraber çalıştık. Ömrü boyunca onun yanındaydım. Hatta bir beste üzerinde çalışıyordu, çok güzel bir eserdi. Ama ömrü yetmedi, tamamlayamadı. Eğer yaşasaydı o beste de diğerleri gibi çok tutulacaktı. Ama öylece kaldı, kimse sahip çıkmadı.”